Retinal Kanlanma SRA ve SRV

Retinal kanlanma, SRA ve SRV oklüzyonu

Santral retinal arterlerdeki hız değerleri ve Doppler parametrelerinin normal sınırları konusunda ilk Doppler cihazlarından bu yana çalışmalar yapılmaktadır. Bununla birlikte retinal arteriolar perfüzyonun rahatlıkla görüntülenebilmesi ve santral retinal arter ya da oklüzif değişikliklerin kesin ve kolay ayırt edilebilmesi sayesinde RDUS önceki incelemelere göre büyük üstünlük sağlamaktadır. RDUS incelemede amaç sadece oklüzyonun varlığını göstermek değil, aynı zamanda oftalmik vasküler yapılardaki hemodinamik değişiklikler ve karşılıklı etkileşimlerin de saptanması ve olayı oluşturan ya da izleyen mekanizmaların ortaya çıkarılmasıdır. Santral retinal arter oklüzyonunu RDUS ile göstermek oldukça kolaydır. Hem retinal arteriolar akımda azalma, hem de SRV'ye eşlik eden SRA'nın izlenememesi ya da renk ile kodlanamaması tanıyı kolaylaştırır. Öte yandan retinal kanlanmayı devam ettirecek kollateral oluşumları rahatlıkla gösterilebilir.

SRV oklüzyonu herhangi bir yaş grubunda oluşabilen ani görüş kaybının yaygın bir nedenidir. Doğru tanı hastalığın iskemik ve iskemik olmayan formlarının ayırımında prognostik bir bir öneme sahiptir. SRV oklüzyonu konusunda RDUS ile yapılan son yıllardaki çalışmalar önemli bir yer tutmaktadır. Bu çalışmalar genellikle hastalığın fizyopatolojisini anlamaya yöneliktir. Çalışmalar SRV oklüzyonundan bozulmuş arteriel kan akımının sorumlu olduğunu düşündürmektedir.

Behçet vaskülüti

Behçet hastalığı etyolojisi bilinmeyen bağışıklık sisitemi ile ilişkili, tekrarlayan vaskülit atakları ile karakterize multi sistemik enflamatuar bir hastalıktır. En sık görülen ve en ciddi bulgularından biride okuler tutulumdur. Behçet hastalığındaki oküler tutulumun erken tanı ve tedavisi, atakların takibi açısından önemlidir. Bu nedenle orbital hemodinamikteki değişikliklerin anlaşılmasında invaziv olmayan RDUS’nin bizlere erken tanı, tedavi ve takipte katkısı önemlidir.

Glokom

Glokom optik sinir başında progresif atrofi ve karakteristik görme alanı bozukluklarına neden olan göz içi basıncı artışı ve klinohistopataolojik tablolarla karakterize bir hastalık grubudur. Glokomlu hastalarda RDUS ile retrobulber bölgenin akım özellikleride ortaya konabilmektedir.

Diabetik retinopati

Diabetik retinopati, diabetin en sık görülen uzun dönem vasküler komplikasyonlarından olup, tüm dünyada en önemli görme kaybı nedenlerinden biridir. Retinopati oluşumunda retina ve koroid damarlarına ait hemodinamik değişiklikler ile kan akımını düzenleyen otoregülasyon mekanizmasına ait düzensizlikler rol oynamaktadır. Oftalmik Doppler incelemenin en önemli konularından birisi diabetik retinopatinin değerlendirilmesidir. Bu nedenle oftalmik doppler araştırmalarının önemli bir kısmı diabetik oftalmik değişikliklere ayrılmıştır.

İntraoküler ve orbital tümörler

N.S Aburn ve arkadaşları (1) orbital kitlelerin RDUS incelemesinde tümör vaskülaritesinin olup olmadığı varsa vaskülarizasyonun maling-bening ayırımının yapılmasını araştırmışlardır. Koroidal tümörlerin RDUS ve duplex Doppler bulgularını ve tümör tiplerine göre akım kriterlerini tanımlamışlardır. Bu bulgular özellikle RDUS ve spektral analizin intraoküler tümörlerin değerlendirilmesinde yeni bir diagnostik yöntem olarak önemini vurgulamaktadır.

Oküler iskemik sendrom

Optik sinir başının beslenmesinin RDUS ile değerlendirilmesi yaygın bir çalışma alanını oluşturmaktadır. Williamson ve arkadaşları (4) orbita ve optik sinir başının arteriyel dolaşımının RDUS' sini ayrıntılı bir şekilde incelemişlerdir. Arteriyel oklüzyonlarda optik sinir başının RDUS bulgularını değerlendirmişlerdir. Bu bölgenin vasküler paterni santral bir arter ve çok sayıda peripapiller kan damarlarını içerir.

0 yorum: