Rahim Agizi (Serviks) Kanseri ve Korunma

Rahim Ağzı (Serviks) Kanseri

Korunma


Rahimin hemen altındaki 2 cm'lik kısma verilen isim ra­him ağzıdır (serviks). Rahim ağzını örten epitel, aşağıda bildiri­len risk faktörlerinin tesiri altında bölünerek, uzun seneler so­nunda kanser hücresine dönüşebilir. Bu hücrenin 31-32 defa bö­lünerek en fazla 4 cm. çapına kadar ülser tarzında büyümesiyle oluşan ve rahim ağzının dış tabakasına yayılmış ve lenf düğüm­lerine sıçramamış şekline, erken tanı konmuş kanser adını veri­yoruz. İşte bu tek kanser hücresinin dahi oluşmasından önceki safhada alınacak tedbirlerle rahim ağzı kanseri oluşması önlene­bilir.

Rahim Ağzı Kanserinden Korunmak İçin Öğütler

1. Cinsel hayatınız başladıktan sonra 3 yıl içerisinde, her yıl papa-nicolaou (PAP) testi yaptırırı.
2. Cinsel ilişkide kondom kullanmaya özen gösterin.
3. Sigara içmeyin, sağlıklı kilonuzu koruyun, günde en az 5 öğün sebze ve meyve tüketin.
4. Papilloma virüsü aşısı olun.
5. Çok doğum yapan, sosyoekonomik durumu bozuk olan, bağışık­lık düşürücü virüslerle temas eden, böbrek transplantasyonu ge­çirip bağışıklığı düşürücü ilaçlar alan hastaların tarama yaptır­ması tavsiye edilir.

ABD'de rahim ağzı kanseri vakaları her yıl biraz daha azal­maktadır. 30-60 yaşları arasında artmakta ve 40-70 yaşları ara­sındaysa en yüksek seviyesine çıkmaktadır.

Riski Artıran Faktörler

Erken cinsel ilişki: Erken yaşta cinsel ilişkiye girmemiş ka­dınlarda rahim ağzı kanseri riski azalır.
HPV: Bu virüsler kanserle beraber görülürler. Bundan kaçı­nanlar ve güvenli seks yapanlarda kanser riski daha azdır. Genital HPV rahim ağzına temas esnasında kolaylıkla kadına geçer. Çoğu iyi huyludur ve belirti vermez. Bunların bazıları rahim ağ­zı epitelyumunda kanser öncesi erozyonlara sebep olur ve son­radan habisleşirler. Bu geçiş tahminen 15 yıl alır. Bunlar tedavi edilirse birkaç yıl içerisinde iyileşirler. Tedavi edilmezse bazı ka­dınlarda kansere neden olabilirler.

Çok sayıda partnerle cinsel ilişki: 5 ayrı erkekle beraber olan kadınlarda, yalnız kocalarıyla cinsel ilişkiye girenlere kıyas­la 3 misli daha fazla rahim ağzı kanseri bulunmuştur.

Sigara içmek: Sigara içenlerde rahim ağzı epitelinin DNA'sı değişikliğe uğrar. HPV enfeksiyonunu ve cinsel arzuyu artırır. Böylece rahim ağzı kanseri riski artar.

Doğum sayısı: Doğum sayısı arttıkça rahim ağzı kanseri ris­ki artar.
Riski Azaltanlar

Tarama: 1-2 yılda bir yapılacak PAP Smear testi ile hem HPV enfeksiyonları hem de kanser öncesi doku bozuklukları önlenir. Ayrıca in situ kanserler ve yayılmacı (invazif) kanserler kolaylık­la anlaşılarak tedavi edilebilir.
Doğum kontrol haplarından kaçınma: Doğum kontrol hapı yerine kullanılan diyafram, vajinal süngerler ve sperm öldürü­cüler, HIV veya diğer enfeksiyonlara karşı koruyucu değildir. Ancak prezervatif (kondom) kullanılarak tam korunma sağlana­bilir.
Serum karotonoitler: Serum keratonoitler artmışsa, serviks kanseri riski azalır.

HPV aşısı: Bu aşı bulunmuşsa da ABD Gıda ve İlaç Daire­si'nce (FDA) henüz kabul görmemiştir. Aşının enfeksiyona iyi geldiği iddia edilmektedir.

Değişmez Risk Faktörleri

Yaş: Ortalama rahim ağzı kanseri yaşı 47'dir ve yaşla birlikte risk de artmaktadır.
Bebek ana rahmindeyken anneye yapılan dietilstilbestrol (DES): Gebe bir kadında bebeğin oluşumunu hızlandırmak ve prematüre doğum riskini azaltmak için kullanılan sentetik östro-jen annede servikal ve vajinal kanser oluşma riskini artırır.

HIV: Bağışıklığı azaltır ve enfeksiyonu artırır. Böylece rahim ağzı kanseri oluşmasına neden olabilir.

Bağışıklık azaltıcı ilaçlar: Böbrek naklinde verilen bağışıklık azaltıcı ilaçlar rahim ağzı kanseri riskini artırmaktadırlar.

Sosyoekonomik durum: Kötü olanlarda rahim ağzı kanseri riski daha fazladır.

Araştırılmakta Oları Risk Faktörleri

Doğum kontrol hapları: Kullanılmaları ile kanser riski artar. Ancak bunun sebebi, cinsel birleşme esnasında tedbirlerin unu­tulması (kondom kullanılmaması, enfeksiyon) olabilir.
Sebze ve meyve tüketimi: Sebze ve meyve ağırlıklı beslenme ile kanser riski azalabilir.
Alkol: Rahim ağzı kanseri riskini değiştirmez.
Diğer enfeksiyon ajanları: Şimdiye kadar belirleyici bir iliş­ki bulunamamıştır.
Erkek eşin karakteristikleri: Çalışmalar henüz bir ilişki orta­ya çıkaramamıştır.
Kilo: Daha fazla çalışma gerekmektedir. (-)

Rahim Ağızı Kanserinde Erken Tanı

Hücrelerin bölünmesiyle başlayan kanser gelişimini erken tanı­makla iyileşme oranlarının çok arttığını daha kitabın en başında an­latmıştık. Rahim ağzı kanseri, rahim ağzını örten epitelyumun ço­ğalması esnasında risk faktörlerinin etkisiyle hücrelerin habis hale dönüşmelerine bağlı olarak oluşur ve 5-10 yıl sonra 31-32 defa bö­lünerek 4 cm'ye kadar büyüyebilir. Henüz rahim ağzı dışına taşmamıştır veya lenf düğümlerine sıçramamıştır. Bu vaziyette Evre I ve IIA'da yakalama çok önemlidir. Rahim ağzı kanserinin skuamus hücreli tipi daha fazla (%75-85), adeno kanseri % 15-25 oranındadır.

E Tis olarak da taramalar esnasında çok miktarda yakalanır­lar. 0.5 mm. derinlikte yüzeysel tümörlerdir ve hiçbir belirti ver­mezler. Bunlar da ufak bir cerrahi müdahaleyle (konizasyonla) tedavi edilebilirler. Ancak daha derine yayıldıkları zaman gözle görülebilir hale gelirler ve iki âdet kanaması arasında kanama­larla saptanırlar. Bazen ağrı da oluşur. Hemen bir doktora gidip tanı konmalıdır. Bunlar da biraz geniş bir cerrahi yolla (histerektomi) tedavi edilebilirler. Bir yıldan uzun süredir cinsel ilişkiye girenlerde 1-2 yılda bir PAP testi ve Bedesta testi yapmak sure­tiyle erken tanı konması ihtimali çok kuvvetlidir. O zaman da küçük cerrahi yöntemlerle hastaların %95-100'ü iyileştirilebilir.

Eğer hastalar menopoz sonrasındaysa ilk bulgu kanamadır ve hemen ilk olarak rahim ağzı kanseri düşünülmelidir.

0 yorum: